Dizilerin Hayatımızdaki Olumsuz Etkileri Nelerdir?

Dizilerin Hayatımızdaki Olumsuz Etkileri Nelerdir? Sevgili okuyucularımız son zamanlarda Türk televizyon dizleri’ nin hiçbir şekilde bizim kültürümüze, yaşantımıza, inançlarımıza, adetlerimize uymadığını izlemekteyiz. Toplumumuzu olumsuz yönde ne kadar etkileyebilirse o kadar etkilediğini fark ettiniz mi? Farklı bir hayata özendirmeye çalışılan ve ince ince büyük bir özenle dokunan bir proje gibi sanki. Bugün makalemde siz sevgili okuyucularımız için bu konuyu ele alıp incelemek istedim.

Televizyon artık hayatımızın ve evlerimizin vazgeçilmez bir ev aleti olmuş. Şu an nerdeyse televizyonsuz hiçbir ev neredeyse yok diyebiliriz tabi istisnalar hariç. Ev kuran kişilerin ev için ihtiyaç listesinde bir numarada desek yanlış olmaz. Hal böyleyken artık manasız ve anlamsız dizlerin sayısı da artmış durumdadır. Televizyon öyle bir alet haline geldi ki ne bir sosyal çevre ne de evlerde sohbet edilecek bir durum bıraktı.

İnsanların artık tek keyifli aktivitesi televizyon izlemek oldu

Son zamanlarda ülkemizde artan zamlardan dolayı da insanların artık tek keyifli aktivitesi televizyon izlemek oldu. Ama televizyonun da getirmiş oldu beraberinde birçok olumsuz şeyleri de hayatımıza sokmuş oldu. Artık  evlerimiz de hoş bir sohbet ortamı bile kalmadı çünkü o hoş sohbetlerin yerini televizyon ve televizyondaki diziler almış durumda. Hele de takip ettiğimiz, severek izlediğimiz bir dizi varsa sadece onu izliyor ve o an etrafımızdaki her şeyden kopar olduk. Işte televizyonun hayatımızdaki en olumsuz yanı bu oldu.

Dizilerin Hayatımızdaki Olumsuz Etkileri Nelerdir? Peki Tuzla televizyon bu denli olumsuzluğu beraberinde getirirken, televizyonda oynatılan o reytingler kıran diziler olumsuz etkiler getirmedi mi? Bence getirdi kendi kültürümüze ve yaşantımıza ait olmayan diziler televizyonda oynatılmakta ve bize bu hayatlar çok normalmiş gibi gösterilmektedir. Eski diziler artık yok popüler kültürün getirmiş olduğu diziler var. Televizyonun kendisi başlı başına olumsuzken artık televizyonun kendisi değil oynatılan diziler olumsuz etkiler bırakmaktadır. Son zamanların dizilerine baktığımız zaman en çok görülen temalardan biri zenginlik.

Zengin kişilerin hayatı ve sanki her zengin o şekilde yaşıyormuş gibi izleyici kitlesine sunmuş oldukları zengin hayatına bir özendirme var. Zenginsen her şeyi yapabilirsin suç işleyebilirsin, aldatabilirsin, paran ile her iş hallolur ve yapılırmış gibi gösterilmektedir. Acaba gerçekten zengin olan kişiler bu dizileri gördükleri zaman biz böyle mi yaşıyoruz diyorlar mıdır? Benim en çok merak ettiğim konu bu sanırım. Sonra diğer bir konu ise aldatma. Yine dizilerde herkes zengin ve sürekli eşlerini aldatan, aldatıldığı için intikam alan kişiler. Bu aldatma teması o kadar çok sık dizilerde işlenmeye başladı ki bir artık gördüğümüzde kınamıyoruz ve normalmiş gibi gelmeye başladı.

En çok görülen temalardan biri zenginlik

Bir erkeğin veya kadının eşlerini aldatması artık normal bir hale geldi ne kadar tehlikeli bir durum. Yani baktığımız zaman artık kolay kolay o sıcak mahalle kültürümüzü işleyen, komşuluk ilişkilerimizi, sıcak aile ortamlarımızı işleyen diziler neredeyse yok artık. Biz o televizyonda anlatılan Türk dizileri gibi hayatlar süren bir millet değiliz ki ama böyle bir hayat sürmek için resmen teşvik ediliyoruz ve özendiriliyoruz. Sonra diğer bir konu şiddet içerikli diziler. Ya bu ülke de dizi karakterinin ölümünden dolayı gıyabına cenaze namazı kıldırıldı ve ne kadar normal geldi ve hala gelmekte.

Türkiye’nin sanki her an her bölgesinde silahlı çatışmalar oluyormuş gibi ve olması da çok normalmiş gibi empoze ediliyor. Nerede o kardeşlik, barış, huzur yok kimse artık bu içerikte olan diziler yapmıyor. Neden biliyor musunuz bizim değerlerimiz bize unutturuldu eğer bu bahsettiğimiz konularda dizi olmazsa ilgimizi bile çekmiyor. Oysa ki hiçbirimiz bu konuları normal hayatımızda yaşamıyoruz.

Diğer eleştirmiş olduğum bir şey ise kılık kıyafet dizilerde giyilen kılık kıyafetler hele de zenginse o kadar süslü ve farklı ki evin içinde abiye tarzı giyiliyor ve geziliyor sanki çok normalmiş gibi hepimiz evimizde rahat kıyafetler giyiyoruz. Özellik de son zamanlarda tarihi dizilerin oynaması ile o dizilerde giyilen kıyafetleri giyen insanlar var ve bu kıyafetleri satan mağazalar.

Tarihi dizilerin Önemi

Tarihi Türk dizileri demişken de bu konuya da değinmek istiyorum doğrusu. Son zamanlarda bizim tarihimizi anlatan diziler çok fazla oynatılmakta bu konu da hiçbir şekilde sıkıntı yok. Hatta tarihimize teşvik açısından önemli buluyorum. Ama görüyorum ki teşvik olmuyor herkes o dizilerde her şeyin bir anda kurgu olduğunu, o dizilerin bir senaryo olduğunu unutuyor ve izlediği her şeye inanıyor. Ve tarihi bu şekilde öğrenmiş olduğunu zannediyor. Oysa ki bu Türk dizileri tarihimizi öğrenmemiz açısından teşvik edilen bir unsur olduğunu, insanların merak edip okumalıdırlar. Tarihimizi daha derinlemesine öğrenmeleri için yapılmış diziler olduğunu milletimize anlatmak güç bir hal almaya başladı neredeyse.

Sonra diğer bir unsur ise aşk. Sevgili okuyucularımız aşk yaşanması gereken güzel bir duyguyken nedense son zamanlarda aşık olan herkes için her şeyi yapmak mübahmış gibi bir hal aldı gidiyor. Ve sonra sabah kuşağı olan Müge Anlı’ya evladını aramaya gelen, aşık olduğu için yaptığını savunan insanlar çıkıyor. Dizilerin bize empoze etmiş olduğu en tehlikeli konulardan biri de bu bence. Aşk dediğimiz o kutsal şey artık yerle yeksan. Dizilerde evli insanlar başka insanlara aşık ve aşık olduğu için ona her şeyi yapmak mübah eşini de aldatabilir, çocuklarından vazgeçebilir.

Dizilerde her şey mübah hale gelmiş durumda

Bunların hepsi bize izletilen bu dizilerle ince ince işleniyor. İnsan sevdiği insanı, aşık olduğu insanı öpmekten korkarken dizilerde her şey mübah hale gelmiş durumda. Son değil ama son olarak da son zamanalar da dizilerde en çok gördüğümüz bir diğer konu ise liseli öğrencilerin okul hayatı. Bu liseli öğrencilerin öyle bir okula gelişleri ve tavırları var ki öğretmenlerine karşı saygısızlar. Okulda her şeyi yapıyorlar, öğrenciler arasında bir hiyerarşi var yine zenginse her şeyi yapabiliyor. Fakirse eziliyor istenmiyor bu liste uzayıp gider doğrusu.

Hepsi aynı yaşta öğrenciler ama okudukları okulda her şeyi rahatça yapabiliyorlar. Sonra haberlerde okulda öğretmenini öldüren, intihar eden öğrenciler farklı farklı üzücü haberler görüyoruz. Dizlerin bize empoze etmiş oldukları bu kötülüklerin artık farkına varılmalıdır. Bizim yaşantımıza kültürümüze uyumlu diziler yapılmalıdır.

Sevgili okuyucularımız bu Türk dizileri hakkında sizlerin görüşleri nelerdir bilmiyorum ama bence son zamanlarda bize ait olmayan yaşantılar izletiliyor bize. Bu yaşantıları artık o kadar normal karşılıyoruz ki böyle bir şey yaşasak bizlere yabancı gelmeyecek. Biz bu dizilerde gösterildiği gibi yaşayan insanlar değiliz. O dizilerde yaşanılan hayatlar ise özenilip yaşanmak istenecek hayatlar değildir. Televizyon hayatımıza girdi gireli en keyifli aktivite haline gelmiştir. Ailecek sohbet bile edemezken bir de bu diziler yüzünden daha çok olumsuz etkileniyoruz. Peki siz sevgili okuyucularımız bu konu hakkında sizlerin düşünceleri neler?

Sümeyye Nur Gündüz.