İstanbul ve Deprem

İstanbul ve Deprem. Son günlerde gündeme gelmiş olan deprem muhabbetlerini hepiniz duymuşsunuzdur. Özellikle mart ayı bize bu konuyla ilgili fazlasıyla teoriler ortaya çıkartmış durumda. Türkiye güzel bir ülke olmasının haricinde aynı zamanda da tam bir deprem ülkesidir. Çoğumuzun içinde özellikle de son zamanlarda yaşanan depremlerin artışıyla beraber, psikolojik bir bekleyiş yaşanmakta. Bu bekleyişin en büyük sebeplerinden biri ise deprem sonrası haberlerinin sürekli olarak gündeme bir şekilde girmiş olmasından kaynaklı.

Aslına bakılırsa deprem o kadar da korkulacak bir şey değildir. Depremi korkunç kılan dikkatsizce inşa edilmiş binalar ve sorumsuz işçilerdir. Sorumsuzluğu pek çok şey doğurabilir ama bugün bu konuya değinmeyeceğim.

Deprem söz konusu olduğunda geçmiş bize çok fazla bilgi vermektedir. Böylelikle çoğu olası depremin şiddetini önceden tahmin edebilir ve gerekli önemler alınabilir. Fakat İstanbul nüfusu ve kötü inşa edilmiş bina çokluğu sebebiyle olası şiddetli bir deprem sonucunda beklenen verim alınamayabilir. Çünkü ne kadar istenirse istensin herkese yardım edemeyiz.

***

istanbulda deprem son dakika simdi 2022

Ahmed Sirindi 1564 yılında Hindistan’da doğmuş olan bir tasavvuf önderidir. Kendisi hakkında çok fazla detaya girmeyeceğim ama Serhendi Efendi adıyla gündeme geldiğini duymuş olabilirsiniz. Bundan tam bir yıl önce bir tweet atıldı ve 27 Mart 2022 yılında olacak büyük bir depremden bahsedildi. İstanbul yine bir kehanetin kurbanı oldu. Atılan bu tweet ile tarihin yaklaşmasıyla beraber tekrar gündem oldu. Sirindinin yazdığı kitabın bu sayfasında depremin Küçük ve Büyükçekmece havzalarını açacağı ve coğrafi değişikliklere sebep olacağı yazıyordu. Ölüm ve göçlerin artacağı bu deprem nüfusu yarı yarıya azaltacak şeklinde belirtilmişti. Yakın zamanda İstanbul’da beklenen büyük deprem haberlerinden sonra bu tweetin gündeme gelmesi pek çok soru işaretini de ortaya çıkardı. Bir kesim tarafından yalanlansa da tarihin yaklaşmasıyla beraber İstanbul ve ona yakın olan şehirleri de endişe kapladı.

Fakat Ahmed Sirindi kehanetleri bununla da bitmedi. Bundan 15 yıl sonrası için kitabında bir kısım daha yazmaktaydı. Yine İstanbul’da olacak büyük deprem konu alınmıştı ama bu sefer önceden yaşanan ölüm ve göçlerle beraber kayıp sayısı daha azdı. Günümüz şartlarına ve depremde kaybedilen insan sayısına bakılırsa, bu yine de korkunç bir ölüm sayısını belirtmekte. Her ne kadar önlemler alınsa da yakında bizi bekleyen büyük bir deprem olduğunu ve bunu inkâr edemeyecek olduğumuzun farkındayız. Bunun İstanbul gibi kalabalık bir şehirde yaşanacak olması da ayrı bir detay. İstanbul kadar çevre şehirler de bundan etkilenecektir.

Deprem mi oldu istanbulda

Kehanetler, sadece adından ibaret şeylerdir. Bundan ziyade gerçeğe odaklanmalıyız. 2022 Yılında olmamıza rağmen cehalet hala ülkemizce büyük bir sorun olduğundan bu hurafelere inanmak ve yayılmasını sağlamak oldukça kolaydır. Önemli olan araştırmak ve doğruyu bulana kadar pes etmemek. Umarız ki yanılırız, umarız ki ilerleyen günlerde yaşanacak depremler bu kehanette anlattıklarım gibi olmaz. Unutmayın ki gerçek korku deprem değil, o korkuyu içimize düşüren evlerimizdir.

“Deprem Öldürmez, İhmal Öldürür.”