Nuh’un Gemisi Efsanesi

Nuh'un Gemisi Efsanesi gerçekmi
Nuh'un Gemisi Efsanesi ağrı

Nuh’un Gemisi Efsanesi Gerçek Mi

Nuh’un gemisi efsanesi ya da Nuh’un gemisi olayını bilmeyeniniz yoktur. Bilim dünyası bile şu anda Nuh’un gemisinin ve efsanesini olduğuna inananlar ya da inanmayanlar şeklinde ikiye ayrılmış durumda…  Bu konuda yankı uyandıran gelişmelere göre 2010 yılında Cinli araştırmacıların yaptığı araştırmaya göre Ağrı dağının içerisinde olduğuna dair çalışmalar mevcuttur. Bu konuda yaptığımız araştırmalarda edindiğimizi bilgilere göre Nuh’un Gemisi efsanesi olayı gerçek olup, olayın ayrıntıları aşağıdaki gibidir.

Peki Nuh’un Gemisi Tufanı Nasıl Gerçekleşti

Nuh’un gemisi Tufanı olayı insanlar doğru yola koymak için gerçekleştiğine dair görüşler devam ediyor. Efsaneyi biraz daha geniş bir bicimde anlatırsak, Tanrı’ya inanan ve ona iman eden Nuh peygamberin zamanında dünyanın düzeni bozulmuş insanlar yoldan çıkmış Tanrı’ya isyan eder hale gelmişlerdir. Tanrı’da bunlara cezalandırmak için Nuh peygambere bir gemi yapmasını emretmiştir. Nuh peygamberin yapacağı gemi, elli adım eninde, üç yüz adım boyunda ve otuz adım yükseklikte olması gerekiyordu. Nuh peygamber Tanrı’dan aldığı ilahi emir üzerine gemiyi yapmaya başladı. O gemiyi yaparken sapkınlaşan insanlar onunla alay ediyor, başına gelecek felaketlere de inanmak istemiyorlardı.

Hayat böyle devam ederken gemini yapımı biter. Nuh peygamberi Tanrı’nın ilahi emri üzerine dünyada bulunan her tür canlıdan bir erkek bir dişi olmak üzere birer çift canlıyı gemiye bindirir. Kendisine inanlarla ve iman edenler ailesi ve gemiye de bir miktar yiyecek alır.  Ancak Nuh peygamberin oğullarından birisi; “tufan gelse bile dağa sığınırım” inancı ile gemiye binmez, o arada gök delinir kırk gün kırk gece boyuna yağmur yağar hiç görülmemiş tufan gelir, dağları taşları denizleri birleştirir Gemiye binmeyen iman etmeyenler bu tufan ile Tanrı’nın gazabına uğrayı yok olur.

Nuh’un gemisi 150 gün boyunca sularda yüzer ve yine Tanrı’nın ilahi emri ile sular çekilip, Gemi Ağrı dağının Cudi tepesine oturur. Nuh peygamber geminin penceresini açar ve hemen oradan bir güvercin salar. Ancak güvercin konacak yer bulamayınca tekrar gemiye döner, Nuh peygamber tekrar güvercini salar. Bu kez güvercin ağzında bir zeytin dalı ile gemiye döner ve sular iyice çekilir. Nuh peygamber ise gemisinden çıkıp, Ağrı dağı eteklerinde bir köy kurup, gemiden tüm canlıları buraya toplar ve zamanla çoğalırlar.

Olay Burada Bitmez

Nuh’un gemisi olayı daha bitmemiştir. Gemide kalanlar gemiyi kurtarmak için çalımalar başlar. Olay şu şekilde devam eder; Sular çekilmeye başladığı günlerde gemi ansızın çıkan şiddetli bir sarsıntı ile allak bulak olur. Bir dağı tepesine çarpar gemidekiler o sarsıntının ve tufanın korkusu ile Suphanallah demeye başlar ve o dağın adı da “Süphan dağı” olur. Gemi tehlikeyi atlatınca kuzeye dümen kırıp, bir tepeye daha çarpar. Nuh peygamberi ise “Allahu Ekber” diyerek tehlikeyi gönderir. O dağın adı da “Allahu Ekber” dağı olur. Derken sular çekilip gemi büyük dağın sivri tepelerine iye iyice oturup, yerleşir. Kurtalanlar gemiyi kurtarmak için uğraşırlar. Ama bir türlü başaramazlar. Uğraşıp dururken hepsi birden; “ne ağır bir dağmış” der ve günden sonra da  dağın adı Ağrı dağı olur. ilginizi çekebilir Sarıkız efsanesi nedir?

 

Nuh’un Gemisi Efsanesi

Yorumlar kapalı.

Bizi Takip Edin